IV. Çocuğun temsil edilmesi
IV. Çocuğun temsil edilmesi
Madde 342 - Ana ve baba, velâyetleri çerçevesinde üçüncü kişilere karşı çocuklarının yasal temsilcisidirler.
İyiniyetli üçüncü kişiler, eşlerden her birinin diğerinin rızasıyla işlem yaptığını varsayabilirler.
Vesayet makamlarının iznine bağlı hususlar dışında kısıtlıların temsiline ilişkin hükümler velâyetteki temsilde de uygulanır.
I-) Yargı Kararları:
1-) Y. 11. HD, T: 09.11.2006, E: 2005/10416, K: 2006/11401:
“… küçüklere karşı açılacak davalarda küçüklerin pasif dava ehliyetinin bulunmamasına, bu davalarda küçükleri kanuni temsilcilerinin temsil edecek olmasına, TMK.’nun 342. maddesi uyarınca, anne ve babanın üçüncü kişilere karşı çocukların yasal temsilcisi olmaları nedeniyle davanın küçüğü temsilen anne ve babasına karşı açılmasının mümkün bulunmasına göre …”
II-) Türk Kanunu Medenîsi:
Bu maddenin karşılığı için Türk Kanunu Medenîsi’nin iki hükmünü zikretmek gerekir:
1-) V. Temsil
1– Üçüncü şahıslara karşı
a) Ebeveyn tarafından
Madde 268
Ana ve baba, velâyeti icra hakkını haiz oldukları nisbette çocuklarının kanuni mümessilidirler. Bu sıfatla hareketlerinde hâkimin reyine ihtiyaçları yoktur.
2-) b) Çocuğun ehliyeti
Madde 269
Velâyet altındaki çocuk, ehliyet itibariyle vesayet altındaki kimse gibidir. Vesayet altında bulunan kimsenin idari muamelâta iştiraki müstesna olmak üzere vasi marifetiyle temsile müteallik hükümler, veli hakkında da tatbik olunur.
Bir borç iltizam eden çocuk kendi malından ödemekle mükelleftir. Bu hususta ana ve babanın; çocuğun malları üzerinde haiz oldukları idare ve intifa haklarına bakılmaz.
Not: Türk Medenî Kanunu’nun 342. maddesi, Türk Kanunu Medenîsi’nin 268. maddesinin 1. cümlesi ile 269. maddesinin 1. fıkrasına tekabül etmektedir.
III-) Madde Gerekçesi:
Yürürlükteki Kanunun 268 inci ve kısmen 269 uncu maddelerini karşılayan bu madde, İsviçre Medenî Kanununun 304 üncü maddesini örnek alan 1984 tarihli Öntasarının 259 uncu maddesinden alınmıştır.
Birinci fıkrada, yürürlükteki metne göre hüküm değişikliği yoktur.
İkinci fıkra, iyiniyetli üçüncü kişileri korumak amacıyla düzenlenmiştir. İyiniyetli üçüncü kişilere çocuğun temsili konusunda ana ve babadan her birinin diğerinin rızasıyla hareket ettiğini varsayma olanağı tanınmıştır. Zira Kanun, velâyetin kullanılmasında ana ve babanın birlikte hareket etmesi ve hiç birine üstünlük tanınmaması ilkesini benimsemiştir.
Üçüncü fıkra, yürürlükteki Kanunun 269 uncu maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesini karşılamaktadır ve çocuğun temsilini ilgilendirdiği için bu maddeye alınmıştır.
IV-) Kaynak İsviçre Medenî Kanunu:
1-) ZGB:
IV. Vertretung
1. Dritten gegenüber
a. Im allgemeinen
Art. 304
1 Die Eltern haben von Gesetzes wegen die Vertretung des Kindes gegenüber Drittpersonen im Umfang der ihnen zustehenden elterlichen Sorge.
2 Sind beide Eltern Inhaber der elterlichen Sorge, so dürfen gutgläubige Drittpersonen voraussetzen, dass jeder Elternteil im Einvernehmen mit dem andern handelt.
3 Die Bestimmungen über die Vertretung des Bevormundeten finden entsprechende Anwendung mit Ausschluss der Vorschriften über die Mitwirkung der vormundschaftlichen Behörden.
2-) CCS:
IV. Représentation
1. A l’égard des tiers
a. En général
Art. 304
1 Les père et mère sont, dans les limites de leur autorité parentale, les représentants légaux de leurs enfants à l’égard des tiers.
2 Lorsque les père et mère sont tous deux détenteurs de l’autorité parentale, les tiers de bonne foi peuvent présumer que chaque parent agit avec le consentement de l’autre.
3 Les dispositions sur la représentation du pupille s’appliquent par analogie, à l’exclusion de celles qui concernent le concours des autorités de tutelle.
Not: İMK. m. 304/f. 3, 19.12.2008 tarihli Federal Kanun ile 01.01.2013 itibariyle değişikliğe uğramıştır.
V-) Yararlanılabilecek Monografiler:
Ayşe Ziyan; Velayet İlişkisi Bağlamında Çocuğun Ebeveyni
Tarafından Temsili, İstanbul, 2019.